Genç sanatçının ölümü ile ilgili ortaya atılan ikinci önemli iddia ise soğuk hava koşulları oldu. Ece Gürel, son dönemlerde olduğu gibi, kış mevsiminin en yoğun dönemlerinden birini geçiriyordu. Hava sıcaklıklarının düşmesi, sağlık sorunları için tehlike arz eden bir faktör olarak öne çıkmakta. Eğer Gürel’in hastalıklı bir durumu varsa, soğuk havanın bu durumu daha da kötüleştirmiş olabileceği düşünülüyor. Ancak, Gürel’in hastalık durumu hakkında kesin bir bilgi mevcut değil. Bazı kaynaklar, Gürel’in soğuk algınlığına maruz kaldığını ve bu durumun daha ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini iddia ediyor.

Medya, Ece Gürel’in ölümünü araştırmaya başladıkça, sosyal medya platformlarında da yoğun tartışmalar başladı. Pek çok kullanıcı, Gürel’in ölümü üzerinden mobbing ve psikolojik baskı konusunun tekrar gündeme gelmesini sağlarken, bazıları ise bu durumu abartılı buldu. Ancak gerçek şu ki; Ece Gürel’in kaybı, sosyal medyada yer alan pek çok mesaj ve paylaşımla birlikte, bu konuların toplumsal olarak ele alınması gerektiğini bir kere daha vurguladı. Sanatın, iş dünyasının yıldızlarının hırpalanmalarını ve birey olarak yaşadıkları dramı görmezden gelmek, bir sanatçı kaybıyla karşılaşmamak adına kimseye fayda sağlamayacak.

Tüm bu nedenler, Ece Gürel’in ani kaybının ardında yatan karmaşık durumu ortaya koyuyor. Soğuk hava koşulları ile yaşanan psikolojik baskı ve mobbing, çoğu zaman birbirleri ile kesişen iki farklı kavram. Ece gürel'in durumu, bu iki faktörün bir araya gelmesiyle ortaya çıkan trajik bir durumu yansıtıyor olabilir. Sanat dünyasının, genç yeteneklerin desteklenmediği ve gereken hassasiyetin gösterilmediği bir yer haline gelmesi, bu tür trajedilerin önünü açmaktadır.

Sonuç olarak, Ece Gürel’in vefatı, sadece kişisel bir kayıp değil; aynı zamanda toplumsal bir sorunun da yansıması olarak karşımıza çıkıyor. Mobbing ve psikolojik baskı konuları, kariyerleri henüz yeşeren gençlerin başına gelebilecek en büyük tehlikeler arasında. Ece'nin ölümünün ardından gelen tartışmalar, sanat camiasında bir dönüm noktası yaratabilir. Olumsuz çalışma koşulları ve mobbing'in önüne geçmek adına atılacak adımlar, gelecek nesil sanatçılar için umut vadeden bir gelişme olabilir. Unutulmamalıdır ki, bir sanatçının yaşamı sadece kendi hayatını değil, aynı zamanda toplumun ruhunu da etkiler. Ece Gürel’in anısı, bu konuda farkındalık yaratmak için bir motivasyon kaynağı olmalı.